1. Anasayfa
  2. Genel

Bir deneyin parçasıyız!

Bir deneyin parçasıyız!
0

Selam olsun,

Günlük yaşantımızda her an birçok deneye konu olduğumuzun farkında bile değiliz. Şok edici bu bilgiyi lak diye yazıyor olmam ne derece doğru bilemedim zira önce pişirip sonra servis etmeyi severim.

Hoppala! Nereden çıktı şimdi bu her an deneyin bir parçası olmak? Diye düşünebilirsiniz ama cevabımın hoşunuza gitmeyeceğini biliyorum. Bu deneyde bedeniniz kullanılmakta! Evet, hepimiz bedenimizi kullanarak bir deneyin parçası oluyoruz ve bu durumun bildiğiniz müdavimiyiz.

Beden işçisi moduna girmeyelim mevzu çok başka.

Biz insanların içinden sürekli olarak geçen nötrinolar genel olarak etkileşime girmiyor ama “genel olarak” girmiyor. Bunu tekrar etme nedenim etkileşime girme durumları söz konusu hatta nötrino türleri arasında evrilme durumları söz konusu.

Peki, içimizden geçen sadece nötrino mu? Keşke öyle olsa!
Bildiğiniz kevgire dönmüş durumdayız!
İçimizden geçen Nötrinolar, Nötronlar, Gama ışınları, ışınım vb. içimizden geçip giderken çeşitli etkileşimlere girebiliyor.

Sürekli olarak deney kısmı burada başlıyor.

Bu saydıklarımın tamamı insan bedeninden ya da maddeden sıfır etkileşimle geçip gidebiliyor ve genel olarak bir etkileşim söz konusu olmuyor ama etkileşimlerde gözlemleniyor. Ne kadar ürkütücü değil mi? Bu ürkütücülük bizim algımızla ilgili olabilir mi? Bizler uzayı ve uzayda konusunu ettiğimiz olayları dünyamızın ötesinde olarak düşünüyoruz ama dünyamızın kendisi uzaydır. Tıpkı bir insanın uzay olması gibi zira bizlerin bedeni uzayda olan ham maddelerden oluşmuştur.

Bunlar içimizden geçtiğini bildiklerimiz ancak bilmediğimiz daha neler var? Sorusu insanda hafif bir karıncalanma hissi oluşturuyor. Malumumunuz üzere henüz evrendeki tüm parçacıkları bulduk ve tespit ettik diyemiyoruz ki karalık madde, enerji gibi genellemeler yapıyoruz. Şimdi bu konuyla bağlantılı olarak karanlık madde ve karanlık enerji diye saydığımız 2 fenomenden bahsediyoruz ancak bu çok hatalı bir tanımlama zira karanlık maddenin çeşitlerini bilmiyor tümüne karanlık madde diyoruz. Karanlık maddenin 1.000.000 türünün olup olmadığını bilmiyoruz tanım olarak teke indiriyoruz. Karanlık enerjide aynı şekilde kendi içinde kaça bölünüyor bilmiyoruz.

İçimizden geçenlerden bildiklerimiz 3 5 ama bilmediklerimiz ne kadar? Heyecan kadar biraz moral bozukluğu da oluyor. Benim rızam yok bu işten diyeceğim ama neden bağırıp isyan etmedin demek ki senin de rızan vardı diye cevap almaktan korkuyorum. Malumunuz rıza pek ehemmiyet taşımıyor.

Kendi bedenimizin rızamız dışında kevgire dönmesini gölgelemek adına konuyu başka bir yere doğru yönlendirmek isterim.

Bu etkileşimler bizi biz yapan etkenlerden olabilir mi?

Devamlı üzerine çalışmalar yaptığım bir mevzu olan aynı biyolojik yapıya sahip olup, aynı ailede yetişen, aynı okulda aynı kitapları okuyan iki insanın birinin mikroçip üretip diğerinin iki rakamları topla işleminde zorlanmasının nedeni ne olabilir? Gözleri aynı, kolları aynı, beyinleri aynı, kalpleri aynı, eğitimleri ve aile yapıları aynı ama iki farklı zekâ! Zekâ dediğimiz şey soyut bir kavram. İçimizden sürekli geçen bu ışınımlar, nötrinolar, nötronlar vb. bunlara neden olabilecek etkileşimlerde bulunabilir mi?

Bu soru salt bilimkurgu hevesiyle sorulmuyor. Beynimizin elektrik ürettiğini biliyoruz bu enerji yüklü arkadaşlar beynimizdeki elektrikle etkileşime girebilir mi? Girerse neler olabilir? Zor ama güzel sorular.

Sanırım bu sorulara yanıtları bizden çok sonraki nesiller öğrenebilecek.
Şuan bizlerde cevap alıyoruz ama bu cevaplar 100 yıllık bile olmayan bilgimizle kısıtlı cevaplar.
100 yıl önce Amerika’da bir insanın Türkiye’de yaşayan bir insanla anlık görüntülü konuşabilir mi sorusuna hayır cevabı almamız gibi…

Peki, 100 seneyi arttırıp 1000 sene sonra diye düşünürsek bugün aldığımız hangi cevabın önemi kalacaktır?

Paylaş

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir