Uzay giysinizi Ay’da çıkartsanız ne olur? Hava olmadan boğulursunuz ancak bundan daha fenası da var: Kanınız kaynar.
Deniz seviyesinde su 212 derece Fahrenheit ya da 100 derece Celsius’ta kaynar. Atmosfer basıncı düştükçe suyun kaynama noktası da düşmektedir. Uzayda ya da Ay’da uzay giysilerinde bir sızıntı meydana gelirse astronotlarımız fizik ilkesi ile karşı karşıya gelecektir. Hava giysiden ayrılırken içerideki basınç ve suyun kaynama noktası düşer. Nihayetinde astronotun bedenindeki kan kaynamaya başlar.
Burada Dünya’daki sandalyemizde oturmuşken tam üzerimizde derimizin 1 bar değerinde bir hava basıncı uyguladığını unutuyoruz. Öyleyse neden ezilmiyoruz? Çünkü bedenimizin içinden dışarıyı iten de bir 1 barlık basınç var. Bir denge var ancak Ay’a gidersek atmosferin bizi ite 1 barlık basıncı ortadan kalkar. O zaman da yalnızca içimizdeki dışarıyı zorlayan 1 bar basınç ile kalırız. Sözün özü, Ay’da uzay giysinizi çıkartmanız epey keyifsiz bir deneyim olur.
Kalıcı bir uzay üssü neye benzeyebilir? Ne yazık ki NASA herhangi bir resmi plan yayınlamadı. Ne var ki bir Ay üssü kurulduğunda onu tamamen kendi kendine yetebilir hale getirmeye çabalayacağız. Böylesi bir sistem, masrafları muazzam biçimde düşürmede geniş bir altyapı gereksinimi de olacaktır. Binalar yapmak için fabrikalar, gıda için devasa Güneş bankaları. Tüm bunları ödeme için bir tür gelir olması da gereklidir.
Ay, Dünya ile hemen hemen aynı maddeden meydana geldiği için, bir gelir akışı için de ötesine bakmamız gerebilir. İşte bu yüzden Silikon Vadisi’nden girişimciler şimdiden gözlerini asteroitlere diktiler. Uzayda milyonlarca asteroit var ve bunlar tarifsiz zenginliklerin yuvası olabilir.